.
İYİ PARTİ İL BAŞKANI ERTÜRK’TEN ERDEM’E ‘SABIR YILI’ TEPKİSİ
AK Parti Aydın İl Başkanı Mehmet Erdem, Bozdoğan’da 2025 yılını ‘SANIR YILI’ ilan ettiğini söyledi. Erdem’in bu sözlerine bir tepki de İYİ Parti Aydın İl Başkanı Ahmet Ertürk’ten geldi.
Erdem’in açıklamalarını talihsiz bulan İYİ Parti Aydın İl Başkanı Ahmet Ertürk, “Bu talihsiz açıklamalarını dinleyince (malum teşbihte hata olmazmış) Hoca Nasreddinin hikayesi geldi aklıma! Ölme Eşeğim Ölme, Bahar gelsin yoncalar bitsin. Enflasyon gemi azıya almış, yıllarca alnının teriyle ekmeğini kazanmış emekliliğinde torun sevecek adamlar köşe başlarında mendil satar, kadınlar pazar bitiminde artık toplar olmuş, kasabın vaktiyle çöpe attığı kemik pakete girmiş çorbalık diye etiketlenmiş. Başkan çıkıp diyor ki Cumhurbaşkanı 2025’i ‘Aile Yılı’ ilan etmişti, ben de ‘Sabır Yılı’ ilan ediyorum. La havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim! Olmuyor sayın başkan, olmuyor. Emeklisi, çalışanı, öğrencisi sabahtan akşama la havle çekse bile artık mızrak çuvala sığmıyor.” diye konuştu.
“VİCDANINIZIN SESİNİ NASIL SUSTURUYORSUNUZ”
Ertürk, açıklamalarına şöyle devam etti: “Sizin ve tuzu kuru avanelerinizin yaşadığı şartlarla bu ülkenin halis vatandaşlarının yaşadığı şartlar eşit değil çünkü. Kemerde sıkılacak delik kalmamışken, daha geçtiğimiz ay, hakim ve savcılık sınavında 115'inci olan ancak sözlü mülakatta elenen hukukçu Mert Akdoğan’ın yaşamına son verdiği Türkiye Yüzyılında, Grup Başkanvekiliniz akıl almaz bir aymazlıkla tüm kamuoyu önünde hakim ve savcı atamalarında yeğenini Cumhurbaşkanına takdim ederken, açız diye haykıran, geçinemiyoruz diye ağlayan emeklinin ifadeye çağırıldığı bir ülkede, nalıncı keseri gibi sürekli kendinize yonttuğunuz bu devirde siz kimseden sabır isteyemezsiniz. Sizler sırça köşklerinizin içinde kendinize saray sofraları kurarken bu halktan kırıntılarla yetinmelerini üstüne üstlük buna da şükür diyerek sabretmelerini isteyemezsiniz. Ama ne anlatırsak anlatalım, malum ‘tok açın halinden anlamıyor.’ Kulaklarınızı tıkayıp vatandaşın feryadını duymazdan geliyorsunuz anladık orası aşikar, ancak anlamadığımız yastığınıza kafanızı koyduğunuzda vicdanınızın sesini nasıl susturuyorsunuz? Bu aymaz, halden anlamaz açıklamalarınızdan sonra sizi önce Allah’a, sonra olmayan vicdanınıza ve sağduyunuza havale ediyoruz.”
Ertürk, açıklamasını Şükrü Erbaş’ın şu sözleriyle tamamladı: “Canı cehenneme rahat uyuyanın, kapısını örtenin perdesini çekenin Yüreği yalnız kendiyle dolu olanın duvarları ancak çarpınca görenin Canı cehenneme başkasının yangınıyla evini ısıtıp yemeğini pişirenin.”
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için
tıklayın